06 Nisan 2016
Sayın Vekilim,
Biz aşağıda imzası bulunan ve ülke genelinde 4.5 milyondan fazla otizmli birey ve ailesini temsil eden Sivil Toplum Kuruluşları olarak, 5 Nisan 2016 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulan Otizm Araştırma Önergesi’nin, yapılan oylama sonucu reddedilmiş olduğunu üzüntü ile öğrenmiş bulunuyoruz.
Doğuştan gelen ve genellikle yaşamın ilk üç yılında fark edilen bir gelişimsel farklılık olan otizmin görülme sıklığı günümüzde çok büyük bir hızla artmaktadır. 1985 yılında her 2.500 çocuktan birine konan otizm tanısı, günümüzde doğan her 68 çocuktan birisi için konmaktadır. Otizmin görülme sıklığından hareketle Türkiye için yapılan nüfus projeksiyonuna göre ülkemizde 1.4 milyon otizmli birey, sağlık ve sosyal hizmetlerden faydalanmak için beklediğini biliyoruz.
Konunun ciddiyetine paralel olarak, 2013 yılında Türkiye’nin farklı şehirlerindeki otizm ile ilgili STK’ların bir araya gelerek oluşturdukları Otizm Platformu, Aile ve Sosyal Politikalar bakanlığının koordinasyonu ile diğer ilgili bakanlıklarla görüşerek , otizm konusunda son derece kapsamlı bir çalışma olan Otizm Eylem Planı’nıntaslak olarak hazırlanması sağlanmış ve o dönemin başbakanı Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan bu konunun bizzat takipçisi olacağını belirterek, dönemin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sayın Fatma Şahin ’e konuyu devretmiştir. Hepimiz, yani otizm tanısı konulmuş bireyler ve aileler, ihtiyaçlarımızın karşılanması, yaşam kalitemizin arttırılması ve bizlere destek verilmesi amacıyla 7 bölüm ve toplam 68 karardan oluşan Otizm Eylem Planının uygulamaya başlanacağı müjdesini bekliyoruz.
5 Nisan 2016 tarihinde ise, Nisan ayının Dünya Otizm Farkındalık Ayı olması sebebi ile yapılan çeşitli farkındalık çalışmaların bir uzantısı olarak, CHP Kayseri Milletvekili Sayın Dr. Çetin Arık, hazırlamış oldukları Otizm Araştırma Önergesini TBMM Genel Kurulu’na sunmuş, ancak önerge yapılan oylama sonucu reddedilmiştir.
Öncelikle altını çizmek isteriz ki, otizm, sadece herhangi bir siyasi görüşün veya herhangi bir parti tabanına mensup insanların sorunu değildir. Otizm her siyasi görüşten, her kültürden, her eğitim seviyesinden, her etnik yapıdan insanımızın başına gelmekte, kendisinin ve ailesinin var olma savaşı vermesine neden olmaktadır. Otizm’in herhangi bir siyasi çekişme nedeni ile göz ardı edilmesi , ötelenmesi hangi partiye sempati duyarsa duysun, hiçbir otizmli ailesini memnun etmeyeceği aşikardır.
Türkiye’deki otizmli bireylerin eğitim, sağlık ve sosyal hizmetlere katılımlarının sağlanması amacıyla yapılan çalışmalar var ama yolumuz daha uzun…Bu anlamda, otizm konusunda yapılması gereken çalışmaların, alınması gereken kararların, atılması gereken adımların partiler ve siyaset üstü bir anlayışla ele alınması ve hepimizin ortak geleceğini ilgilendiren bu sorunun yine el birliği ile çözülmesi ve beraber çalışmamızgerektiğini belirtmek isteriz. Daha umut dolu bir geleceğe bakabilmek için yüce meclisimizin ve tüm siyasi parti mensuplarının desteğini bekliyoruz.
Otizm alanında çalışan Sivil Toplum Kuruluşları olarak konunun daha iyi anlaşılabilmesi için her tür bilgiyi karar vericilere heran ulaştırmaya ve işbirliğine hazırız. İktidar, ana muhalefet ve muhalefet partilerinden tüm milletvekillerimizi yukarıda belirttiğimiz noktalara istinaden, söz konusu önergenin hangi sebep veya sebeplerle reddedildiyse, bu önergenin tekrar görüşülüp varsa gerekli düzenlemelerle kabulü için iradelerini göstermeye davet ediyoruz.
Saygılarımızla,
Anadolu Otizm Federasyonu Anofed, Otizm Dernekleri Federasyonu, Anadolu Otizm Vakfı, Oti̇zm Vakfi, Türkiye Otistiklere Destek ve Eğitim Vakfı TODEV veTohum Otizm Vakfı